Çocukların cinsel istismarı, sarkıntılık ve reşit olmayanla cinsel ilişki suçları, Türk Ceza Kanunu’nun sırasıyla 103. ve 104. maddelerinde düzenlenmişlerdir. Bu suçların üst başlığı, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardır. Öncelikli olarak TCk m. 103′ de düzenlenen, çocukların basit ve nitelikli cinsel istismarı ile sarkıntılık suçlarına değineceğiz.
Madde 103- (Değişik: 18/6/2014-6545/59 md.)
(1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç
yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını
tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz.
Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin
veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden;
a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama
yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak
gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
anlaşılır.
Kanun metnini alıntıladığımız bu hüküm, çocuğun basit cinsel istismarı ve sarkıntılık suçlarını düzenlemektedir. Bu hükme göre, 15 yaşını doldurmuş olan çocuklara karşı iradeyi etkileyen bir takım sebeplerle veya bu çocuk fiilin anlamını kavrayamayacak durumdaysa cinsel istismar suçu oluşmaktadır. Çocuk 15 yaşını tamamlamamış ise her halükarda çocuğun cinsel istismarı suçu sübut bulacaktır. Ancak yapılan son değişikle bir ayrıma daha gidilmiş olup, çocuk 12 yaşını doldurmadıysa, sanığa verilecek cezanın 10 yıldan az olamayacağı öngörülmüştür.
Yine madde hükmünde belirtildiği üzere, eylemin sarkıntılık düzeyinde kalması halinde verilecek cezalar daha az olacaktır. Bunun yanında, sarkıntılık eylemnini gerçekleştiren kişinin de çocuk olması halinde, şikayet aranacak olup, şikayet yok ise dava açılmayacak veya açılmış olan dava düşecektir.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki
yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.
(3) Suçun;
a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak
suretiyle,
c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana,
üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,
d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim
yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki
çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında
artırılır.
(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde,
ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına
hükmolunur.
ikiğnci fıkra ile birlikte, çocuğun cinsel istismarının nitelikli hali ortaya konmuş olup, ceza artırılmıştır. Bu nitelikli hal ise, vücuda organ ve sair cisim sokulmasıdır. Bunun yanında, 3. ,4. ,5. ve 6. fıkralarda, suçun nitelikli halinin de ağırlaştırıcı sebepleri ortaya konmuş ve ceza artırımı yapılmasınınveya ayrıca dava açılabilmesinin yolu açılmıştır.
Peki; 15 yaşını tamamlamış olmakla birlikte, fiilin anlamını ve aonucunu kavrayabilecek yetişkinlikte olan ve hiç bir zorlama olmadan cinsel birliktelik yaşayan çocuğun durumu ne olacaktır?
Reşit olmayanla cinsel ilişki
Madde 104- (1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi,
şikayet üzerine, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet
aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.
Yukarıda sorduğumuz sorunun cevabı bu maddede verilmiş olup, reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun oluşacağı belirtilmiştir. Ancak, burada da ikili bir ayrıma gidilmiş ve auçun basit halinde şikayet aranacağı söylenmiş ancak 2. ve 3. fıkralardaki ağırlaştırıcı hallerin varlığı halinde, şikayet aranmayacağı ve re’sen kamu davası açılacağı ortaya konmuştur.
Kısaca değindiğimiz ve belirttiğimiz üzere, Türk Ceza Kanunu’nun 103. ve 104. maddelerinde düzenlenen, çocuğun cinsel istismarı, sarkıntılık ve reşit olmayanla cinsel ilişki suçlarıının yaptırımları bunlardır. Reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun basit hali Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılamaya konu olurkan, diğer suçların büyük kısmı Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetkisi altındadır. Uygulamada, çok ciddi cezalar öngörülen bu suçlara ilişkin yapılan yargılamalarda, c,dd, savunma hatalarının yapıldığını görmekteyiz. Bu sebeple, hakkınızda yukarıda sayılan suçlardan birisi ile ilgili olarak bir soruşturma veya kovuşturma başlatılmış ise derhal bir ceza avukatından hukuki yardım almanızı önermekteyiz.