Tarafımıza sıkça gelen sorular üzerine para cezalarında ehliyetin geri alınma zamanına ilişkin cevap niteliğindeki bu yazıyı kaleme alma zarureti doğmuştur.
Soru: Sanığa verilen hapis cezası paraya çevrilmiş ve sonuç ceza olarak 24 ay taksitle ödenmek üzere 10.000 TL adli para cezasına hükmedilmiştir. Bunun yanında TCK m.53/6 uyarınca da sanığın sürücü belgesinin 2 yıl süreyle geri alınmasına karar verilmiştir. Ehliyetin geri alınma zamanı ne zaman olacaktır?
Cevap : TCK m.53/6’ya göre, “Belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet halinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebilir. Yasaklama ve geri alma hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girer ve süre, cezanın tümüyle infazından itibaren işlemeye başlar”.
Hükmüm lafzı incelendiğinde cezası infaz edilmemiş olan hükümlünün, koşullu salıverilmeden veya denetimli serbestlikten yararlanıyor olması halinde ehliyetini kullanabileceği gibi bir anlam çıkmamasına rağmen bu görüşün tersi bazı yazarlarca savunulmaktadır. Biz buna sebep olarak anılan madde hükmünün tuhaf, karmaşık ve yetersiz olarak düzenlenmesini görmekteyiz.
Konu ile ilgili Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 06.02.2010 tarihinde Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda, “Kural olarak, hak yoksunluğu tedbirlerinin süresi cezanın infazının bitmesi ile sona erer. Ancak kanun koyucu bazı hallerde hak yoksunluklarının infazın bitmesinden sonra da uygulanması öngörülmüştür. 5237 sayılı TCK m.53/6’da yer alan düzenleme de bunlardan birisidir. Bu bakımdan; koşullu olarak tahliyesine karar verilen hükümlünün mahkumiyet hükmünde diğer cezalarının yanında TCK m.53/6’da öngörülen sürücü belgesinin geri alınmasına dair kararın koşullu salıverilme tarihinden itibaren değil de, mahkumiyet hükmünde belirtilen cezanın tamamen infaz edilmesinden sonra yerine getirilmesi gerektiği düşünülmekle birlikte, sorunun kanun ve yarı yoluyla çözülmesinin uygun olacağı mütalaa edilmektedir.” gerekçesine yer vererek, hapis cezalarının infazında ehliyetin geri alınması kararının hükümlünün koşullu salıverilmesi tarihinden itibaren değil, koşullu salıverilme ile dışarıda devam eden infazın tamamlanmasından itibaren başlayacağı ifade edilmiştir. Ancak yazıda, bunun bir düşünce olduğu ve konunun kanun ve yargı yoluyla çözülmesinin uygun olacağı notuna da yer verilmiştir.
Buradan yola çıkıldığında ve uygulamada görülmektedir ki hapis cezalarında infazın tamamen bitmesinden sonra başlayan süre para cezalarında da yine son taksitin ödenmesinden itibaren işlemeye başlayacaktır. Biz bu uygulamanın kesinlikle hakkaniyete aykırı olduğu kanaatindeyiz. Bu durumda sorumuzdaki örneğe dönecek olursak, para cezasının kesinleşmesiyle başlayacak olan yasaklamanın 24 ay boyunca devam edeceği, geri almaya ilişkin sürenin son taksitin ödenmesinden itibaren başlayacağı görülecektir. Bu uygulamanın kabul edilmesi mümkün değildir. Ve 2 yıl boyunca para cezası ödeyecek olan hükümlünün 2 yılda ehliyetini alamayacağını düşündüğümüzde mağduriyetin 4 yıla çıkacağı ortadayken, kanun hükmünde yapılacak bir değişiklikle bu tip mağduriyetlerin giderilmesi ve geri alma süresinin kararın kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlaması gerektiği kanaatindeyiz.